Zekat Nedir?
“Zekat İslamın köprüsüdür” Hadis-i Şerif
Zekat, lügatta temizlemek, çoğalmak ve büyümek anlamlarına gelir. İslami olarak ise, şer’an zengin sayılan bir müslümanın, seneden seneye malının belli bir miktarını müslüman fakirlere Allah Celle Celalühu rızası için temlik etmesidir. (Temlik, verilen zekatı fakirin mülkiyetine geçirmesi demektir). Kulların kulluktaki sadakatlarına delalet etmesi cihetiyle, zekata “sadaka” da denilmiştir. Ancak sadaka tabiri, zekattan daha umumidir. Zekat vermeye “tezkiye”, zekat verene ise “müzekki” denilir.
Zekatın Hükmü
Zekat, İslam’ın 5 şartından birisidir. Namaz, oruç gibi farz-ı ayındır. Ancak onlar gibi bedenle değil, mal ile yapılan bir ibadettir. Hicretin 2. senesinde farz kılınmıştır.
Zekat ile ilgili ayetler,
Bakara Suresi, 43. ayet,
43. Namazı kılın, zekatı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.
Bakara Suresi, 83. ayet,
83. Hani, biz İsrailoğulları’ndan, “Allah’tan başkasına ibadet etmeyeceksiniz, anne babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz, herkese güzel sözler söyleyeceksiniz, namazı kılacaksınız, zekatı vereceksiniz” diye söz almıştık. Sonra pek azınız hariç, yüz çevirerek sözünüzden döndünüz.
Bakara Suresi, 110. ayet,
110. Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin. Kendiniz için her ne iyilik işlemiş olursanız, Allah katında onu bulursunuz. Şüphesiz Allah bütün yaptıklarınızı görür.
Nur Suresi, 56. ayet,
56. Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, Resüle itaat edin ki size merhamet edilsin.Müzzemmil Suresi, 20. ayet,
20. (Ey Muhammed!) Şüphesiz Rabbin, senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, yarısını ve üçte birini ibadetle geçirdiğini biliyor. Beraberinde bulunanlardan bir topluluk da böyle yapıyor. Allah gece ve gündüzü düzenleyip takdir eder. Sizin buna (gecenin tümünde yahut çoğunda ibadete) gücünüzün yetmeyeceğini bildi de sizi bağışladı (yükünüzü hafifletti.) Artık Kur’an’dan kolayınıza geleni okuyun. Allah, içinizde hastaların bulunacağını, bir kısmınızın Allah’ın lütfundan rızık aramak üzere yeryüzünde dolaşacağını, diğer bir kısmınızın ise Allah yolunda çarpışacağını bilmektedir. O halde, Kur’an’dan kolayınıza geleni okuyun. Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, Allah’a güzel bir borç verin. Kendiniz için önceden ne iyilik gönderirseniz onu Allah katında daha üstün bir iyilik ve daha büyük mükafat olarak bulursunuz. Allah’tan bağışlama dileyin. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Nisa Suresi, 77. ayet,
77. Daha önce kendilerine, “(savaşmaktan) ellerinizi çekin, namazı kılın, zekâtı verin” denilenleri görmedin mi? Üzerlerine savaş yazılınca hemen içlerinden bir kısmı; insanlardan, Allah’tan korkar gibi, hatta daha çok korkarlar ve “Rabbimiz! Niçin bize savaş yazdın? Bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin ya!” derler. De ki: “Dünya geçimliği azdır. Ahiret, Allah’a karşı gelmekten sakınan kimse için daha hayırlıdır. Size kıl kadar haksızlık edilmez.”
Bir cevap yazın